بَابُ مَا جَاءَ فِي تَرْكِ الْخَاتَمِ

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

بَابُ مَا جَاءَ فِي تَرْكِ الْخَاتَمِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

3742 حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سُلَيْمَانَ لُوَيْنٌ ، عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ سَعْدٍ ، عَنِ ابْنِ شِهَابٍ ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ ، أَنَّهُ رَأَى فِي يَدِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ خَاتَمًا مِنْ وَرِقٍ يَوْمًا وَاحِدًا ، فَصَنَعَ النَّاسُ ، فَلَبِسُوا ، وَطَرَحَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، فَطَرَحَ النَّاسُ قَالَ أَبُو دَاوُدَ : رَوَاهُ عَنِ الزُّهْرِيِّ ، زِيَادُ بْنُ سَعْدٍ ، وَشُعَيْبٌ ، وَابْنُ مُسَافِرٍ كُلُّهُمْ قَالَ : مِنْ وَرِقٍ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

The worst kind of food is that at a wedding feast to which the rich are invited and from which the poor are left out. If anyone does not attend the feast to which he was invited, he has disobeyed Allah and His Apostle (may peace upon him).

(4221) Enes b. Mâlik (r.a) rivayet edildi ki:

O bir tek gün Rasûlullah (s.a)'in elinde gümüş bir yüzük gördü (onu gören) insanlar da
yüzük yaptırıp takındılar. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s. a) yüzüğü attı, insanlar da
attılar.

Ebû Davûd der ki:

Bu hadîsi Zührî'den Ziyad b. Sa'd, Şuayb ve'İbn Müsafır rivayet etti ve hepsi "gümüş
£191

yüzük" dedi.
Açıklama

Hadîsin Buharî ve Müslim'deki rivayetlerinde "İnsanıar da gümüşten yüzükler
yaptırdılar" cümlesi yer almaktadır. Hadisin siyakı, Hz. peygamber (s.a)'in
başkalarının da yaptırıp takındıklarını görünce, takinmakda olduğu gümüş yüzüğü
attığı anlayışını vermektedir. Halbuki vakıa bu değildir. Çünkü meşhur rivayetlerde
belirtildiğine göre, Hz. Peygamber'in takındıktan sonra attığı yüzük, gümüşten değil,
altından idi. Tüm ulemâ Rasûlullah'm gümüş yüzük takındığında ve bunu
terketmediğinde müttefiktir. Ancak, bu hadîsi tevil ya da diğer rivayetlerle telifte
farklı görüşlere sahip olmuşlardır. Bu görüşleri şu maddelerde toplayabiliriz:

1- Hadîsin rivayetinde yanlışlık yapılmıştır. Doğrusu "gümüş yüzük" değil, diğer
rivayetlerde olduğu gibi "altın yüzüktür"

Nevevî, Kâdî İyâz'a tebean "tüm ehl-i hadîs bunun İbn-i Şihâb'dan bir vehim
olduğunu, çünkü atılan yüzüğün altın yüzük olduğunu söylerler." demektedir.

2- Hz. Peygamber (s. a) altın yüzüğün haram olduğunu bildirmek isteyince gümüşten



bir yüzük yaptırdı. Onun mubah olduğunu anlatmak için, o gün, halka gösterdi sonra
da altın yüzüğü atıp onun haram olduğunu bildirdi. Bunun üzerine insanlar da eskiden
ellerinde olan altın yüzükleri attılar. Buna göre bu hadîsteki "yüzüklerini attılar"
sözünün mânâsı "altından olan yüzüklerini attılar" demektir.

Nevevî bu tevilin sahih olduğunu ve hadiste bu anlayışa engel teşkil edecek bir
noktanın bulunmadığını söylemektedir.

Bu tevile Buharî'deki ve Müslim'deki "İnsanlar da gümüşten yüzükler edindiler"
şeklinde varid olan cümle, itiraz olarak ileri sürülebilir. Nevevî bu itiraza şu cevabı
vermektedir. "Muhtemeldir ki, Hz. Peygamber (s.a)'in gümüşten bir yüzük yaptırmak
istediğini öğrenince, onlar da gümüşten yüzükler yaptırdılar, ve altın yüzükleri
ellerinde kaldı. Rasûlullah (s. a) altın yüzüğünü atınca, onlar da altın yüzüklerini
attılar".

3- Hadîs'teki "yüzüğünü attı" sözündeki yüzükten maksat altın yüzüktür.

4- Hadîste, Rasûlullah'm attığı yüzüğün, gümüş yüzük olduğunu gösteren bir kayıt
yoktur. Aksine o mutlaktır. Rasûlullah'm altın yüzüğünü attığına hamledilir.

Bu son iki tevile, Buharı haşiyesinde Sindî nakletmekte ve uzak birer tevil olduğuna
işaret etmektedir.

5- Zührî'nin hadisi muhtasardır. Asıl maksadın anlaşılmasını engelleyen bir hazîf
vardır. Akla ilk gelen mânâ değildir.

Aksine mânâ şudur: Rasûlullah (s. a) ve Sâhâbîler daha önceden alim yüzüklerini
atmışlardı' 1 ancak bu anlayışı verecek olan kısım hazfedilmiştir.
Bu izahı Bezlü'l Mechûd sahibi Sehâr Nefurî, Muhammed Yahya'dan nakletmiştir.
Onu bu anlayışa sevkeden amil, Ebû Davud'un hadisin sonuna aldığı talikin hadiste
vehm olduğu ihtimaline meydan vermeyişidir. Çünkü Ebû Davûd tâîikinda, hadîsi
Zührî'den nakleden tüm ravîlerin "gümüş" diye naklettiklerini söylemektedir.
Hadîsteki vehmin, İbrahim b. Sad'den kaynaklandığı söylense, Ebû Davud'un taliki ile
karşı çıkılabilir. Ama alimler vehmi İbn Şihâb ez-Zührî'ye nisbet etmişlerdir.

6- Hz. Peygamber'in attığı yüzük gümüştendir. Rasûlullah, halkın gümüş yüzük
takarak kibirlenmelerinden korktuğu için yüzüğünü çıkartıp atmıştır. Yahut attığı
yüzük gümüş kaplanmış, demir yüzüktür.

Bu tevili Şemail şerhinde Kârî, Begavî'den nakletmiştir. Ancak Ulema arasında pek
rağbet gördüğü söylenemez.

Bu tevillerden sonuncusu hariç hangi tevil kabul edilirse edilsin kesin olan şudur: Hz.
Peygamberin (s. a) halkın da takındıklarını görünce çıkartıp attığı yüzük gümüşten
[201

değil, altından idi.

3. Altın Yüzük Konusundaki Hadisler