بَابُ الْقَوَدِ مِنَ الضَّرْبَةِ ، وَقَصِّ الْأَمِيرِ مِنْ نَفْسِهِ

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

بَابُ الْقَوَدِ مِنَ الضَّرْبَةِ ، وَقَصِّ الْأَمِيرِ مِنْ نَفْسِهِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

3995 حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ ، حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ ، عَنْ عَمْرٍو يَعْنِي ابْنَ الْحَارِثِ ، عَنْ بُكَيْرِ بْنِ الْأَشَجِّ ، عَنْ عُبَيْدَةَ بْنِ مُسَافِعٍ ، عَنْ أَبِي سَعِيدٍ الْخُدْرِيِّ ، قَالَ : بَيْنَمَا رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقْسِمُ قَسْمًا أَقْبَلَ رَجُلٌ فَأَكَبَّ عَلَيْهِ ، فَطَعَنَهُ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بِعُرْجُونٍ كَانَ مَعَهُ ، فَجُرِحَ بِوَجْهِهِ ، فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : تَعَالَ فَاسْتَقِدْ فَقَالَ : بَلْ عَفَوْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

I saw the Prophet (ﷺ) reading the verse; does he think that his wealth would make him last for ever?

(4536) Ebû Saîd el-Hudrî (r.a) den; şöyle demiştir:

Rasûlullah (s.a.v) mal (ganimet) taksim ederken bir adam gelip üzerine abandı.
Rasûlullah (s.a.v), yanındaki hurma salkımı sapından olan kamçıyı adama vurdu.
Adamın yüzü yaralandı.
Rasûlullah (s.a.v) adama:
"Gel sen de kısas yap (bana vur)" dedi. Adam:

£1091

"Affettim yâ Resûlallah!" dedi.

15. Can (Acıtma Ve Yaralamalar) Da Kısas



Uioi

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

3996 حَدَّثَنَا أَبُو صَالِحٍ ، أَخْبَرَنَا أَبُو إِسْحَاقَ الْفَزَارِيُّ ، عَنِ الْجُرَيْرِيِّ ، عَنْ أَبِي نَضْرَةَ ، عَنْ أَبِي فِرَاسٍ ، قَالَ : خَطَبَنَا عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ ، فَقَالَ : إِنِّي لَمْ أَبْعَثْ عُمَّالِي لِيَضْرِبُوا أَبْشَارَكُمْ ، وَلَا لِيَأْخُذُوا أَمْوَالَكُمْ ، فَمَنْ فُعِلَ بِهِ ذَلِكَ فَلْيَرْفَعْهُ إِلَيَّ أُقِصُّهُ مِنْهُ ، قَالَ عَمْرُو بْنُ الْعَاصِ : لَوْ أَنَّ رَجُلًا أَدَّبَ بَعْضَ رَعِيَّتِهِ أَتُقِصُّهُ مِنْهُ ؟ قَالَ : إِي وَالَّذِي نَفْسِي بِيَدِهِ أُقِصُّهُ ، وَقَدْ رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَقَصَّ مِنْ نَفْسِهِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

That the Prophet (ﷺ) made a man read the verse: For, that day His chastisement will be such as none (else) can be chastised. And his bonds will be such as none (other) can be bound.

Abu Dawud said: According to some (scholars), there is a narrator between the narrator Khalid and Abu Qilabah.

(4537) Ebû Firâs'dan şöyle demiştir: Ömer b. el-Hattab (r.a) bize hitâbedip şöyle
dedi:



"Ben âmillerimi (memurlarımı) sizin bedenleriniz vursunlar ve mallarınızı alsınlar
diye göndermedim. Kime böyle bir şey yapıldıysa bana müracaat etsin, ona kısas
yapayım."
Arnr b. el- As:

"Eğer birisi maiyetinden birisini te'dib etse ona da kısas yapar mısın, (ceza verir
misin)?" dedi.
Ömer (r.a):

"Evet, canım elinde olan Allah'a yemin ederim ki ona kısas uygularım (Yaptığının
aynı ile ceza veririm). Rasûlullah (s.a.v) i kendisine kısas uygulatırken gördüm" dedi.

ÜJLU

Açıklama

4536 ile 4537 nolu hadis-i şerifler mevkii ne olursa olsun birisini yaralayan kişiye
yaptığının misli ile ceza verileceğine delâlet etmektedir. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.v)
elindeki küçük kamçı ile yüzünü yaraladığı birisine, onun da kendisine vurmasını
(kısas yapmasını) teklif etmiştir. Hadis kitaplarına baktığımız zaman bunun birçok
örneğine rastlamak mümkündür. Meselâ, Kitâbü'l-Edeb'te gelecek olan şu hâdise hayli
meşhurdur:

Üseyd b. Hudayr'dan rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber bir sopa ile onun böğrüne
vurmuş, o da Rasûlullah'tan kısas istemiş. Efendimiz buna imkân verince, kendisinin
sırtında gömlek olmadığını halbuki Rasû-lullah'm gömleği olduğunu söyleyip,
gömleğini toplatmış, sonra da efendimizin böğrünü öpmeye başlamış ve: "Benim
maksadım bu idi yâ Rasûlellah!" demiş.

Nesâî'nin ve Ebû Davud'un Ebû Hûreyre'den rivayet ettiği şu haberde ise Rasûlullah'm
kısas istediği söz konusu edilmektedir. Aslında efendimiz bu tip şeyleri affederdi.
Hükmü beyân için kısas taleb etmiştir.
Ebû Hûreyre diyor ki;

Biz, Rasûlullah (s.a.v) ile birlikte mescidde oturur kalktığında biz de kalkardık.
Birgün, Rasûlullah kalktı, onunla birlikte biz de kalktık. Mescidin ortasına gelince,
ona bir bedevi yetişti, arkasından ridâsim çekti. Ri-dâsı sertti, boynunu kızarttı.
Bedevi:

"Ya Muhammedi Benim şu iki deveme mal yükle. Sen onu ne kendi malından ne de
babanın malından yükleyecek değilsin" dedi.
Rasûlullah (s.a.v):

"Hayır estağfirullah! Çektiğinden dolayı bana yaptığını benim de sana yapmama

imkân verinceye kadar senin için birşey yüklemem"

buyurdu.

Bedevi: Hayır vallahi sana bu imkânı vermem, dedi.

Biz bedevinin sözünü duyunca sür'atle ona doğru yöneldik. Rasûlullah (s.a.v) bize
dönüp;

"Benim sözümü duyan kişinin, kendisine izin verinceye kadar yerinden ayrılmamasına
azmettim" buyurdu. Sonra halktan birisine:

"Ey falan bir deveye arpa, bir deveye de hurma yükle buyurdu" sonra da "dağılm"
£1121

dedi.



Bu hadislerde söz konusu olan yaralamalar baştaki bir yaralama, vücuttaki bir çizik ve
bir vuruştur. Bu tip suçların eksiksiz ve fazlasız aynısı ile mukabelesi mümkün
olmayabilir. Bundan dolayı, her türlü yaralamaya kısas uygulanıp uygulanmayacağı
ulemânın ihtilâfına konu olmuştur.

İbniri-Kayyinı'in belirttiğine göre bu mes'elede iki görüş vardır:

a- Her türlü dövme ve yaralamada kısas uygulanır. Bu görüşü Ahmed b. Hanbel,
Hulefâi Râşidinden nakletmiş ve kendisi de benimsemiştir. İbn Kayyım'm üstadı İbn
Teymiye selefin cumhurunun bu görüşte olduğunu söyler.

b- Kısas yapılması hâlinde eşitliğin sağlanması mümkün olmayan vak'alarda kısas
uygulanmaz, başka münâsib bir ceza verilir. Bu görüş İmâm Şafiî, İmâm Mâlik ve
müteehhirûn Hanbelî ulemâsından nakledilmiştir. Hattâ bâzıları bu konuda icmâ
olduğunu söyler.

İbnü'l-Kayyim, kısas yapılmayacağında icmâ olduğu yolundaki iddiayı reddetmekte ve
"asıl icma, dört halifeden nakledilen görüştedir. Çünkü onların görüşüne muhalif bir
görüş bilinmemektedir." demektedir.

Şüphesiz, her iki görüşe sahip olanların da görüşlerini dayandırdıkları delilleri vardır.
O delillerin buraya alınıp münakaşa edilmesi hayli uzun yer işgal edecektir. Onun için

OBJ

biz sadece görüşleri vermekle yetindik.

UM

Kadınların Kanı (Kısası) Affetmeleri