بَابٌ فِي أَرْزَاقِ الذُّرِّيَّةِ

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

بَابٌ فِي أَرْزَاقِ الذُّرِّيَّةِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

2611 حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ ، أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ ، عَنْ جَعْفَرٍ ، عَنْ أَبِيهِ ، عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ ، قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ : أَنَا أَوْلَى بِالْمُؤْمِنِينَ مِن أَنْفُسِهِمْ ، مَنْ تَرَكَ مَالًا فَلِأَهْلِهِ ، وَمَنْ تَرَكَ دَيْنًا أَوْ ضَيَاعًا فَإِلَيَّ وَعَلَيَّ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

The Prophet (ﷺ) said: The best number of companions is four, the best number in expeditions four hundred, and the best number in armies four thousand; and twelve thousand will not be overcome through smallness of numbers.

Abu Dawud said: What is correct is that this tradition is mursal (i.e. the link of the Companion is missing).

(2954) Câbir b. Abdillah (r.a.)'den Rasûlullah (s. a.) (şöyle) buyurdu:
"Ben müslümanlara kendilerinden daha yakınım (Binâenaleyh) "Kim (arkasında) bir
mal bırakırsa (o mal) mirasçılarmmdır. Kim de (arkasında) bir borç ya da (küçük)

£1081

çocuk bırakırsa (o çocuğa bakmak) bana aittir ve (o borç ta) benim üzerimedir."
Açıklama

Metinde geçen kelimesi yakın anlamına gelmektedir. Rasûl-ü zişân efendimiz bu
sözüyle bir Peygamber ve devlet başkanı sıfatıyla müslümanlann en yakın velisi
olduğunu, bu bakımdan bir müslümanm ölürken arkasındaki bıraktığı çocuklarını ve
bakıma muhtaç olan diğer aile fertlerini korumanın ve geçimleriyle ilgilenmenin
bırakmış olduğu borçları ödemenin kendisine düştüğünü ifâde etmek istemiştir.
Bazılarına göre bu söz Ben müslümanlara kendilerinden daha yakınım
sözü "Ben vefat eden bir müslümanm çocuğunun işleriyle o kadar yakından ilgilenirim
ki kendisi hayatta olsa bu kadar ilgilenemezdi..." anlamına gelir.



Bu mevzuda Kurtubi şöyle diyor: "Peygamber (s.a)Mn ölen bir kimsenin borcunu
üzerine alması, ihtimalki yüksek ahlakı gereği bir teberru olup-vacip değildi"
Rasûluüah (s.a.)'in bu borcu nereden ödediği ihtilaflıdır. Kendi malından ödediğini
söyleyenler olduğu gibi, müslümanlar yararına gelen mallardan ödediğini ileri sürenler
de vardır. Keza bu ödemenin ona vacib olduğunu söyleyenler bulunduğu gibi teberru'

£1091

suretiyle verildiğine kail olanlar da vardır.

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

2612 حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ عُمَرَ ، حَدَّثَنَا شُعْبَةُ ، عَنْ عَدِيِّ بْنِ ثَابِتٍ ، عَنْ أَبِي حَازِمٍ ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ، قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَنْ تَرَكَ مَالًا فَلِوَرَثَتِهِ ، وَمَنْ تَرَكَ كَلًّا فَإِلَيْنَا

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

Sulaiman bin Buraidah reported on the authority of his father. When the Apostle of Allaah(ﷺ) appointed a Commander over an Army or a detachment, he instructed him to fear Allaah himself and consider the welfare of the Muslims who were with him. He then said “When you meet the polytheists who are your enemy, summon them tone of three things and accept whichever of them they are willing to agree to, and refrain from them. Summon them to Islam and if they agree, accept it from them and refrain from them. Then summon them to leave their territory and transfer to the abode of the Emigrants and tell them that if they do so, they will have the same rights and responsibilities as the Emigrants, but if they refuse and choose their own abode, tell them that they will be like the desert Arabs who are Muslims subject to Allaah’s jurisdiction which applies to the believers, but will have no spoil or booty unless they strive with the Muslims. If they refuse demand jizyah (poll tax) from them, if they agree accept it from them and refrain from them. But if they refuse, seek Alaah’s help and fight with them. When you invade the fortress and they (its people) offer to capitulate and have the matter referred to Allaah’s jurisdiction, do not grant this, for you do not know whether or not you will hit on Allaah’s jurisdiction regarding them. But let them capitulate and have the matter refereed to your jurisdiction and make a decision about them later on as you wish.

Sufyan (bin ‘Uyainah) said thah ‘Alqamah said “I mentioned this tradition to Muqatil bin Habban, He said “Muslim narrated it to me.” Abu Dawud said “He is Ibn Haidam narrated from Al Nu’man in Muqqarin from the Prophet (ﷺ) like the tradition of Sulaiman bin Buraidah.

(2955) Ebû Hüreyre'den demiştir ki: Rasûluüah (s.a.) şöyle buyurdu:
"Kim (ölür de geriye bir) mal bırakırsa, o varislerinindir. Kim de geriye borç ve

£1101

bakıma muhtaç çocuk bırakırsa o bizedir...

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

2613 حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ ، عَنْ مَعْمَرٍ ، عَنِ الزُّهْرِيِّ ، عَنْ أَبِي سَلَمَةَ ، عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ ، عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ كَانَ يَقُولُ : أَنَا أَوْلَى بِكُلِّ مُؤْمِنٍ مِنْ نَفْسِهِ ، فَأَيُّمَا رَجُلٍ مَاتَ وَتَرَكَ دَيْنًا فَإِلَيَّ ، وَمَنْ تَرَكَ مَالًا فَلِوَرَثَتِهِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

Sulaiman bin Buraidah reported on his father’s authority The Prophet(ﷺ) said “Fight in the name of Allaah and in the path of Allaah and with him who disbelieves in Allaah fight and do not be treacherous and do not be dishonest about boot yand do not deface (in killing) and do not kill a child.”

(2956) Cabir b. Abdillah'dan demiştir ki Peygamber (s.a.) (şöyle) buyururmuş:

"Ben bir müslümana kendisinden daha yakınım, (müslüman) bir kişi (arkasında) borç

bırakarak ölürse (onu ödemek ) bana (düşer. Müslümanlardan) bir kimse (arkasında)

mu

mal bırakacak olursa (o mal da onun) mirasçılarına aittir.
Açıklama

Hz. Cabir'den rivayet olduğuna göre, Peygamber efendimiz İslamiyetin ilk yıllarında
borçlu olarak ölen kimselerin cenaze namazının kılmazmış. Bir gün borçlu olarak ölen
bir kimsenin cenazesi getirilmiş te Peygamber efendimiz:
"Bu adamın borcu varmıdir?" diye sormuş, halk

"Evet iki dinar borcu var" deyince (onun namazını kılmak istememiş ve)
"Kardeşinizin namazım kılınız" buyurmuş. (Orada hazır bulunan) Ebû Katâdenin
"Ey Allah'ın Rasûlü, o borcu ben yükleniyorum" demesi üzerine, Onun cenaze
£1121

namazını kıldırmış.

Fakat daha sonraları İslâm fütuhatı gelişip İslam devleti zenginleşince, Peygamber
efendimiz

"Ben müslüinanlara kendilerinden daha yakınım. Kim bir borç bırakırsa ödemesi bana

' imi

düşer. Kim de bir mal bırakırsa mirasçılarmmdır." buyurarak bu uygulamayı

0141

yürürlükten kaldırmıştır.

Metinde geçen "ene evlâ bikülli mü'minin" cümlesi Ahzâb sûresinde şu manaya gelen

£1151

lafızlarla ifade buyurulmuştur. "Peygamber mü'minlere canlarından ileridir."
Rivayete göre Rasûl-ü Ekrem Efendimiz Tebük seferine gidileceğini ilan edince bazı
kimseler ailelerinden izin isteyeceklerini söylemişler. Bunun üzerine bu âyet-i kerime
indirilerek "Peygamberin emr u irşadı mü'minlere nefislerinin delaletinden daha
£1161

hayırlıdır. buyurulmuştur.

İbn Abbas (r.a.) ile Atâ b. Ebî Rebâh bu âyet-i kerimeyi şöyle tefsir etmişlerdir.
"Rasûl-u Ekrem mü'minleri bir şeye davet eder, nefisleri de başka bir şeye davet



ederse, Rasûlullah'm davetine icabetmek nefislerinin arzusuna uymaktan daha
hayırlıdır." Müfessir, Mukatıl'den de "Peygamber (s.a)'in emirde irşadına uymak,
mü'minlerin

bazısının diğer bazısının fikir ve içtihadına uymasından daha hayırlıdır." suretinde bir

imi

tefsir nakledilmiştir.

15-16. Bir Kişiye Kaç Yaşında Olunca Harpte Ganimetten Pay Verilir