بَابٌ فِي الْمَيِّتِ يُدْخَلُ مِنْ رِجْلَيْهِ

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

بَابٌ فِي الْمَيِّتِ يُدْخَلُ مِنْ رِجْلَيْهِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

2846 حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُعَاذٍ ، حَدَّثَنَا أَبِي ، حَدَّثَنَا شُعْبَةُ ، عَنْ أَبِي إِسْحَاقَ ، قَالَ : أَوْصَى الْحَارِثُ أَنْ يُصَلِّيَ عَلَيْهِ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدَ ، فَصَلَّى عَلَيْهِ ، ثُمَّ أَدْخَلَهُ الْقَبْرَ مِنْ قِبَلِ رِجْلَيِ الْقَبْرِ ، وَقَالَ : هَذَا مِنَ السُّنَّةِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

The Prophet of Allah (ﷺ) ordered to kill dogs, and we were even killing a dog which a woman brought with her from the desert. Afterwards he forbade to kill them, saying: Confine yourselves to the type which is black.

(3211) Ebû İshak'tan demiştir ki:

El-Haris; cenaze namazını Abdullah b. Yezid'in kıldırmasını vasiyet etmişti. (Bu
vasiyyete uyarak) onun cenaze namazını (Abdullah b. Yezid) kıldırdı. Sonra onu

T5361

kabrin ayak ucu tarafından kabre indirdi ve "Bu sünnettendir" dedi.
Açıklama

Kabrin ayak ucundan maksat, cenaze kabre konulunca kabrin, cenazenin ayak ucuna
gelen tarafıdır. Bu hadis-i şeriften anlaşılıyor ki, Abdullah b. Yezid (r.a)'e göre, sünnet
olan cenazeyi kabre kabrin ayakucu tarafından indirmektir. Bunun için tabut önce
cenazenin başı kabrin ayak ucuna gelecek şekilde omuzlardan yere indirilir. Sonra ce-
naze geri çekilerek kabre indirilir. Sonra yönü kıbleye getirilerek lahde yerleştirilip
üzeri kerpiçlerle örülür. Alimlerin bu mevzudaki görüşlerini şu şekilde özetlemek
mümkündür:

1. İmam Şafiî (r.a) ile İmam Malik ve İmam Ahmed (r.a) bu görüştedirler. Delilleri ise
Beyhakî ile İmam Şafiî'nin İbn Abbas'dan naklen rivayet

ettikleri "Rasülullah (s.a)'in baş tarafından geriye doğru çekilerek kabre in-dirildiği"ni
ifade eden hadis-i şeriftir.

İmam Şafiî, Hz. Ebû Bekr (r.a)'in de kabre bu şekilde indirildiğini ve Şafiî âlimleri
arasında bu mevzuda ihtilaf bulunmadığını söylemiştir. Ayrıca İbn Ömer'le Hz. Enes,
Abdullah b. Yezid, en-Nehaî, eş-Şa'bî'nin de bu görüşte oldukları rivayet olunmuştur..

2. Cenaze kabre ayaklan tarafından indirilir ve ileri doğru çekilir. Bir başka ifadeyle,
birinci görüşün tam aksine bir uygulama yapılır. Bu görüş İbn Ömer'le Hz. Enes
(r.a)'dan rivayet edilmiştir. Delilleri ise, İbn Şahin'in Kitabül-Cenaiz isimli eserinde
Rasûlullah'm "Cenaze kabre ayakları tarafından indirilerek ileri doğru çekilir"
buyurduğunu ifade eden ve Hz. Enes'-ten rivayet edilen hadis-i şerif ile İbn Ebû
Şeybe'nin Musannef inde İbn Si-rîn'den nakledilen, "Ben, Hz. Enes'le birlikte bir
cenaze merasiminde bulundum. Cenazenin getirilmesini istedi. (Cenaze getirilince)



onu ayaklan tarafından mezara indirdi" mealindeki hadis-i şeriftir.
3. Cenaze kabrin kıble tarafına konur ve yan tarafından kabre indirilir. İmam Ebû
Hanife (r.a) de bu görüştedir. Bu görüş Ali (k.v) ile oğlu Mu-hammed ve İshak b.
Râhûyeh'den de rivayet olunmuştur. Delilleri ise, "Rasûlullah (s. a) kabre indirileceği
zaman, kabrin kıble tarafından alınarak karşılandı ve na'şm üzerinden yavaşça çekilip
£5371

çıkarıldı." mealindeki hadis-i şeriftir. Ancak bu hadisin senedinde Atıyyetü'l-
Avfi vardır. Hadis ulemasından birçokları onun zayıf olduğunu söylemişlerdir. Ebû
Davud'un Mera-siTinde Rasûl-i Zişan Efendimizin kabre kıble tarafından
konulduğuna dair olan bir hadis de bu görüşü te'yid ettiği gibi, îbn Ebî Şeybe'nin
rivayet ettiği "Hz. Ali, Yezid b. el-Mükefkef i dört tekbirle kıble tarafından kabre
indirdi" mealindeki hadis de bu görüşü te'yid etmektedir. Ayrıca İbn Abbas'm kabre
dört tekbirle kıble tarafından konulduğunu ifade eden hadis-i şerifle Bey-hakî'nin
rivayet ettiği İbn Abbas'la, îbn Mes'ûd ve Bureyde'nin kabre kıble tarafından
konduğunu ifade eden hadisi şerif te bu görüşte olan âlimlerin delillerinden ise de
Beyhaki'ye göre, bu görüşe delalet eden hadislerin tümü zayıftır. Çünkü Rasûl-ü
EJtremin kabrinin kıble ciheti duvara bitişik olduğundan cenazeyi kabre oradan
indirmek mümkün değildir.

Bu mevzuda gelen, "Rasûlullah (s. a) geceleyin kabre indi, kendisi için bir kandil
yakıldı ve Rasûl-i Ekrem, ölüyü kıble tarafından alarak: Allah sana rahmet etsin! Sen,
Allah korkusundan devamlı inleyen ve bol bol Kur'-ân okuyan bîr kişi-idin! buyurdu.

r5381

Ve Ölüye dört defa tekbir getirdi." mealindeki hadis hakkında İmam Tirmizî,
"İbn Abbas'm hadisi "hasendir" demişse de Şafiî âlimlerinden İmam Nevevî Şerhul-
Mühezzeb isimli eserinde İmam Tirmizî'nin bu sözünü reddederek bu hadisin zayıf
olduğunu, çünkü senedinde, muhaddislerin zayıflığında ittifak ettikleri el-Haccac b.
Ertat'in bulunduğunu söylemiştir.

Mcnhel yazan, bu mevzuda şunları söylüyor: "Herhalde Tirmizî -hasendir- sözüyle bu
hadisin manâ itibariyle hasen olduğunu söylemek istemiştir. Çünkü bu hadisin manâsı
birçok yollardan rivayet edildiğinden zayıflıktan kurtulup hasen derecesine
yükselmiştir.

Aslında bu meseledeki ihtilaf fazilet cihetindendir. Cenazenin, kabrin şu veya bu
cihetinden konmasının caiz olup olmaması cihetinden değildir. Netice olarak şunu
söyleyebiliriz ki cenazeyi kabre kabrin ayak ucu tarafından koymak caiz olduğu gibi
kıble cihetinden koymak da caizdir. Ancak ayak ucu tarafından koymak daha
faziletlidir. Çünkü bu mevzuda gelen deliller daha kuvvetlidir.

Alimler cenaze kabre indirilirken onu gözlerden saklamak maksadıyla kabrin ağzına
bir örtü tutmanın caiz olup olmadığı hususunda da ihtilaf etmişlerdir. Şâfiîler kadın
olsun erkek olsun herhangi bir cenaze defnedilirken kabrin ağzına bir örtü tutmanın
müstehab olduğunu söylemişler ve Beyha-kî'nin rivayet ettiği, "Hz. Sa'd kabre
konurken Hz. Peygamberin onun kabrinin ağzına bir perde tuttuğunu" ifade eden
hadisi delil getirmişlerdir. Ancak Beyhakî bu hadisin zayıf olduğunu söylemiştir.
Binaenaleyh bu hadis delil olma niteliği taşımaktan uzaktır. Abdurrezzak da yine Sa'd
b. Muaz'm kabrinin ağzına bir perde tutulduğunu rivayet etmişse de bu hadisin de
senedinde kimliği meçhul bîr ravi bulunduğundan sahih değildir. Şayet bu hadislerin
sahih olduğu kabul edilse bile bu tatbikatın Hz. Sa'd b. Muaz'a ait özel bir tatbikat
olduğu söylenebilir. Çünkü Hz. Sa'd kabre konurken yaralı idi. Yarasındaki kokunun



yayılmaması için kabrine perde tutulmuş olması kuvvetle muhtemeldir.
İmam Ebû Hanife ile İmam Malik ve İmam Ahmed'e göre, kadınları defnederken
kabrin ağzına bir perde gererek onları gözlerden korumak caizse de, erkekler için bu
caiz değildir. Delilleri ise İbn Ebî Şeybe'nin Ebû İs-hak'tan rivayet ettiği: "Ben el-
Haris'in cenazesinde bulunmuştum. O sırada onun kabrine bir kumaş uzatıldı da onu
Abdullah b. Yezid hemen çekip aldı ve; bu kimsenin erkek olduğunu unutma, dedi"

£5391

anlamındaki hadis-i şeriftir. Bu görüş birinci görüşe tercih edilmiştir.
62-64. Cenaze Kabre İndirilirken Kabrin Yanında Nasıl Oturulur?