2663 حَدَّثَنَا دَاوُدُ بْنُ مُعَاذٍ ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ ، ح وحَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ ، وَزِيَادُ بْنُ أَيُّوبَ ، أَنَّ إِسْمَاعِيلَ بْنَ إِبْرَاهِيمَ ، حَدَّثَهُمْ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ صُهَيْبٍ ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ غَزَا خَيْبَرَ فَأَصَبْنَاهَا عَنْوَةً ، فَجُمِعَ السَّبْيُ |
2663 حدثنا داود بن معاذ ، حدثنا عبد الوارث ، ح وحدثنا يعقوب بن إبراهيم ، وزياد بن أيوب ، أن إسماعيل بن إبراهيم ، حدثهم عن عبد العزيز بن صهيب ، عن أنس بن مالك ، أن رسول الله صلى الله عليه وسلم غزا خيبر فأصبناها عنوة ، فجمع السبي |
Anas bin Malik said “The Apostle of Allaah(ﷺ) attacked Khaibar and we captured it by conquest. He then gathered the captives of war.”
(3009) Enes b. Mâlik den demiştir ki:
Rasûlullah (s. a) Hayber'e savaş açtı. Orayı savaş zoruyla ele geçirdik, (orada bir
r2871
mikdar) esir ele geçirildi.
Açıklama
Hayber yahudice kale demektir. "Buraya ilk yerleşen Hay-ber isminde biridir.
Sonraları bu isim oraya verilmiştir." diyenler de vardır.
Hayber, Medine ile Şam arasında verimli ve hurmalık bir vaha olup, Medine'ye altı
r2881
konak mesafededir.
Mevzûmuzu teşkil eden bu hadis-i şerifte, Hayber'in sulh yoluyla değil savaşla, kahren
alındığı ifade edilmektedir. Mâzirî'nin dediği gibi "Bu sözün zahiri bütün Hayber'in
kahren alınmış olmasını iktiza eder. Halbuki Ma-lik'in îbn Şihab'dan rivayetine göre,
bir kısmı kahren bir kısmı da sulh yolu ile alınmıştır. Ebû Davud'un Süneninde rivayet
ettiği "Rasûlullah (s. a) Hayber'i ikiye taksim etti, yarısını da müslümanlara
r2891
ayırdı." Hadisi de müşkül kalır. Bunun cevabı bazı ulemanın söylediği şu sözdür;
Hayber'in etrafında çiftlikler ve köyler vardı. Bunları sahipleri terk edip gitmişlerdi,
işte bu yerler sırf Peygamber (s.a)'e mahsustu ve Hayber arazisinin yarısını teşkil
ediyordu. Geri kalan yerleri ise harple alınmıştı ki, bunlar da gazilere taksim edildi.
r2901
55
شرح الحديث من عون المعبود لابى داود
[3009] ( فَأَصَبْنَاهَا) أَيْ خَيْبَرَ ( عَنْوَةً) أَيْ قَهْرًا وَغَلَبَةً
قَالَ الْمُنْذِرِيُّ وَأَخْرَجَهُ الْبُخَارِيُّ وَمُسْلِمٌ وَالنَّسَائِيُّ أَتَمَّ مِنْهُ