باب ما جاء في التعوذ للمريض
955 حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ هِلَالٍ البَصْرِيُّ الصَّوَّافُ قَالَ : حَدَّثَنَا عَبْدُ الوَارِثِ بْنُ سَعِيدٍ ، عَنْ عَبْدِ العَزِيزِ بْنِ صُهَيْبٍ ، عَنْ أَبِي نَضْرَةَ ، عَنْ أَبِي سَعِيدٍ ، أَنَّ جِبْرِيلَ أَتَى النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، فَقَالَ : يَا مُحَمَّدُ اشْتَكَيْتَ ؟ قَالَ : نَعَمْ ، قَالَ : بِاسْمِ اللَّهِ أَرْقِيكَ ، مِنْ كُلِّ شَيْءٍ يُؤْذِيكَ ، مِنْ شَرِّ كُلِّ نَفْسٍ ، وَعَيْنٍ حَاسِدَةٍ ، بِاسْمِ اللَّهِ أَرْقِيكَ وَاللَّهُ يَشْفِيكَ |
The Messenger of Allah permitted the camel herders who were in the camp (at Mina) to stone on the Day of An-Nahr then to gather the stoning of two days after the Day of An-Nahr, so that they stoned them during one of them. Malik said: I think that he said about the first of them: 'They they should stone on the day of departure.'
972- Ebû Saîd (r.a.)'den rivâyete göre, Cibril, Rasûlullah (s.a.v.)'e geldi ve "Ey Muhammed hasta mısın? Bir şikayetin var mı? dedi. Peygamber (s.a.v.)'de "Evet" deyince; Cibril: "Allah'ın adıy ila sana zarar veren her şeyden her şahıs ve hased eden her gözden, senin korunmanı isterim. Yine Allah'ın adıyla senin korunmanı isterim. Allah sana şifalar versin" diye dua etti ve böylece dua edilmesini öğretmiş oldu. (İbn Mâce, Tıp: 36) 973- Abdulaziz b. Suheyb (r.a.)'den rivâyete göre, şöyle demiştir: "Ben ve Sabit, Enes'in yanına gitmiştik. Sabit dedi ki: "Ey Ebû Hamza biraz rahatsızım" Bunun üzerine Enes: "Rasûlullah (s.a.v.)'in okuduğu şekilde sana okuyayım mı? Sabit'te "Evet" dedi. Bunun üzerine Enes: "Allah'ım, ey insanların Rabbi, hastalık ve sıkıntıların gidericisi şifa ver sen şifa verensin senden başka şifa veren yoktur, öyle bir şifa ki hiçbir hastalık bırakmasın" duasını yaptı. (Buhârî, Merda: 20; Ebû Dâvûd, Tıp: 19) ® Tirmîzî: Bu konuda Enes ve Âişe'den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmîzî: Ebû Saîd hadisi hasen sahihtir. Bu hadis hakkında Ebû Zür'a'ya şöyle sordum: Abdulaziz'in, Ebû Nadre'den ve Ebû Saîd'den rivâyeti mi yoksa Abdulaziz'in, Enes'den rivâyeti mi daha sahihtir. Dedi ki: İkisi de sahihtir. Yine bu hadis: Abdussamed b. Abdulvaris'in babasından, Abdulaziz b. Suheyb'den, Ebû Nadre, Ebû Saîd, Abdulaziz b. Suheyb ve Enes'den de rivâyet edilmiştir.
956 حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ قَالَ : حَدَّثَنَا عَبْدُ الوَارِثِ بْنُ سَعِيدٍ ، عَنْ عَبْدِ العَزِيزِ بْنِ صُهَيْبٍ ، قَالَ : دَخَلْتُ أَنَا وَثَابِتٌ عَلَى أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ ، فَقَالَ ثَابِتٌ : يَا أَبَا حَمْزَةَ اشْتَكَيْتُ ، فَقَالَ أَنَسٌ : أَفَلَا أَرْقِيكَ بِرُقْيَةِ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ؟ قَالَ : بَلَى ، قَالَ : اللَّهُمَّ رَبَّ النَّاسِ ، مُذْهِبَ البَاسِ ، اشْفِ أَنْتَ الشَّافِي ، لَا شَافِيَ إِلَّا أَنْتَ ، شِفَاءً لَا يُغَادِرُ سَقَمًا وَفِي البَاب عَنْ أَنَسٍ ، وَعَائِشَةَ . : حَدِيثُ أَبِي سَعِيدٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَسَأَلْتُ أَبَا زُرْعَةَ عَنْ هَذَا الحَدِيثِ ، فَقُلْتُ لَهُ : رِوَايَةُ عَبْدِ العَزِيزِ ، عَنْ أَبِي نَضْرَةَ ، عَنْ أَبِي سَعِيدٍ أَصَحُّ ، أَوْ حَدِيثُ عَبْدِ العَزِيزِ ، عَنْ أَنَسٍ ، قَالَ : كِلَاهُمَا صَحِيحٌ . أَخْبَرَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ بْنُ عَبْدِ الوَارِثِ ، عَنْ أَبِيهِ ، عَنْ عَبْدِ العَزِيزِ بْنِ صُهَيْبٍ ، عَنْ أَبِي نَضْرَةَ ، عَنْ أَبِي سَعِيدٍ ، وَعَنْ عَبْدِ العَزِيزِ بْنِ صُهَيْبٍ ، عَنْ أَنَسٍ |
When Ali returned to the Messenger of Allah from Yemen he said: 'For what did you intended the Talbiyah?' He replied: 'I intended the Talbiyah for what the Messenger of Allah announced it.' So he (pbuh) said: 'If I did not have the Hadi with me then I would exit Ihram.'
973- Abdulaziz b. Suheyb (r.a.)'den rivâyete göre, şöyle demiştir: "Ben ve Sabit, Enes'in yanına gitmiştik. Sabit dedi ki: "Ey Ebû Hamza biraz rahatsızım" Bunun üzerine Enes: "Rasûlullah (s.a.v.)'in okuduğu şekilde sana okuyayım mı? Sabit'te "Evet" dedi. Bunun üzerine Enes: "Allah'ım, ey insanların Rabbi, hastalık ve sıkıntıların gidericisi şifa ver sen şifa verensin senden başka şifa veren yoktur, öyle bir şifa ki hiçbir hastalık bırakmasın" duasını yaptı. (Buhârî, Merda: 20; Ebû Dâvûd, Tıp: 19) ® Tirmîzî: Bu konuda Enes ve Âişe'den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmîzî: Ebû Saîd hadisi hasen sahihtir. Bu hadis hakkında Ebû Zür'a'ya şöyle sordum: Abdulaziz'in, Ebû Nadre'den ve Ebû Saîd'den rivâyeti mi yoksa Abdulaziz'in, Enes'den rivâyeti mi daha sahihtir. Dedi ki: İkisi de sahihtir. Yine bu hadis: Abdussamed b. Abdulvaris'in babasından, Abdulaziz b. Suheyb'den, Ebû Nadre, Ebû Saîd, Abdulaziz b. Suheyb ve Enes'den de rivâyet edilmiştir.